Artvin Emniyetinden Özel Güvenlikçilere Eğitim

0
1303
????????????????????????????????????

ARTVİN– Artvin’de Artvin İl Emniyet Müdürlüğünce özel güvenlik şirketleri ile bünyesinde özel güvenlik birimi bulunan kamu ve özel kurumların özel güvenlik personeline ‘İletişim Yoluyla Dolandırıcılık’ konulu eğitim verildi.

Artvin İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürü Mehmet Diyaaddin Özer tarafından Gaffar Okan toplantı salonunda verilen eğitime İl Emniyet Müdürü Alaattin Akbaş ve çok sayıda özel güvenlik ekibi ve çalışanı katıldı. Eğitim seminerinin açılışında kısa bir konuşma yapan İl Emniyet Müdürü Akbaş dolandırıcılara karşı vatandaşların daha dikkatli olmalarını isteyerek, bu konuda vatandaşların bilinçlendirilmesini için üzerine görev düşen herkesin elinden gelen çabayı göstermesini istedi. Bu konuda ki mağduriyetlerin en aza indirilmesi için toplumun bütün kesimlerine ulaşılıp bilgilendirilmesinin önemli olduğunu belirten Akbaş bu noktada da özel güvenlik çalışanlarına ve medya kuruluşlarına önemli görevler düştüğünü söyledi. Akbaş; ” Türkiye’de polisimizden daha fazla özel güvenlikçimiz var. Buda bize şunu gösteriyor özel güvenlik çok önemi bir vazife. Çünkü polisin, jandarmanın üstlendiği kolluk görevine inanılmaz anlamda destek veren bir birim. Birçok problem özel güvenlik teşkilatının kurulması ve ciddi anlamda organize olup çalışmaya başlamasıyla çözüme kavuştu” dedi.

Mehmet Diyaaddin Özer

Açılış konuşmasının ardından Asayiş Şube Müdürü Mehmet Diyaaddin Özer katılımcılara slayt eşliğinde İletişim Yoluyla Dolandırıcılık konulu seminer verdi. Türkiye’de ve Artvin’de yaşanan dolandırıcılık vakalarını örnek olarak anlatan Özer, “Özel güvenlik hizmetlerinin etkin bir şekilde sunulması; “İletişim Yoluyla Dolandırıcılık” suçunun önlenmesinde, suç oranlarının düşürülmesinde, suçluların yargı önüne çıkarılmasında ve kamu düzeninin korunmasında etkin rol alacağı düşünüldüğü için bu eğitimi verdiklerini söyledi. Özer; “Dolandırıcılık suçu en genel anlamıyla, bir kişiyi çeşitli hilelerle aldatarak, kendisine ya da başkasına menfaat sağlamak amacıyla yapılan kasıtlı eylemlerdir. Dolandırıcılık suçu, türlerine göre farklılık göstermektedir. Ülkemiz genelinde en yaygın olarak karşılaşılan dolandırıcılık yöntemi “Kontör/Para Dolandırıcılığı” şeklinde gerçekleştirilen ve telefon yoluyla yapılan dolandırıcılıktır. Telefon yoluyla dolandırıcılık olaylarında; şüpheliler, gelişen teknolojik imkânları kullanarak, mağdurları telefon ile arayarak kendilerini polis, asker veya savcı olarak tanıtmaktadırlar. Bu kişiler bir takım gerçek dışı vaatler ile kurgu olaylar inşa edip, vatandaşlarımızın iyi niyetleri ve yardımseverlik duygularını istismar ederek dolandırmaktadırlar. Kendilerini polis, asker, savcı gibi sahte unvanlarla tanıtan dolandırıcılar, telefonla aradıkları şahıslara; Terör örgütü veya bir suç şebekesi tarafından banka hesabının boşaltılacağı, terör örgütü veya suç şebekesi tarafından telefon hattının kullanıldığı, bir olayda suçlu olarak isminin geçtiği, hesaplarındaki paraların çekilerek devlet güvencesi altına alınacağı, şüphelilerin tespiti ve yakalanması amacıyla soruşturma başlatıldığı, gizli operasyon yürütüldüğü, deşifre edilmesi durumunda gözaltına alınacağı, ikamette bulunan altın ve ziynet eşyalarının hırsızlık olayında ele geçen eşyalar arasında olduğundan bahisle bir poşet veya çanta içerisine konularak belirtilen yere bırakılması gerektiği, banka hesabının terör örgütü tarafından kullanıldığı öğrenildiğinden, banka hesabındaki paranın güvence altına alınması için verilecek hesap numarasına paranın aktarılması gerektiği, operasyon bitimi parayı iade edecekleri, gibi senaryolarla tehdit, korku ve panik hali oluşturarak vatandaşlarımızı dolandırmaktadırlar. Bunların yanı sıra dolandırıcı şahıslar kullandıkları çeşitli bilgisayar programları sayesinde vatandaşlarımızın telefon ekranında 155 Polis imdat tarafından aranıyor gibi gözükecek şekilde arama yaparak güvenlerini kazanmaktadırlar. Hatta polis ekiplerini, sahte ihbarlarla aradıkları vatandaşın ikamet bölgesine yönlendirip senaryolarının inandırıcılığını sağlamaktadırlar. Daha sonraki aşamalarda ise verdikleri hesap numaralarına paranızı havale etmenizi ya da para ve altınlarınızı çöp kutuları, park veya sokaklara bırakmanızı istemektedirler. Bu yöntemler dışında, vatandaşlarımızın telefon numaralarına “hediye kazandınız” ya da “çekiliş kazandınız” gibi SMS’ler atarak, vergi veya kargo ücreti adı altında para talep etmektedirler. Ayrıca dolandırıcılar telefonla sizi arayarak sağlık veya hayat sigortanızın yenilenmesi için para yatırmanızı isteyerek de dolandırabilmektedirler.

Telefon Yoluyla Dolandırıcılık Suçunun Mağduru Olmamak İçin

Polis, Jandarma, Cumhuriyet Savcısı veya herhangi bir kamu personeli, hiçbir şekilde vatandaşlarımızdan elden ziynet eşyası, para teslimi veya havale-EFT yapılmasını katiyen talep etmez. Sizi telefonla arayarak kendisini Polis, Savcı, Asker olarak tanıtıp, bankaya para yatırmanızı veya bir yere para, altın bırakmanızı isteyenlere asla inanmayın. Telefon görüşmeleri esnasında arka plandan gelen telsiz seslerine ve korku, panik yaratma amaçlı senaryolara katiyen itibar etmeyin. Telefonunuza gelen SMS metinlerinde aramanızı istedikleri numaraları kesinlikle aramayın. Kimlik ve kredi kartı bilgilerinizi sakın paylaşmayın. Böyle bir durumla karşılaşmanız halinde lütfen hemen 155 Polis İmdat hattını arayın” dedi.

Özer konuşmasının devamında; “Özel güvenlik görevlilerinin görev yaptıkları alanlarda toplumun her kesiminden insanların bu suçun mağduru olabileceği düşünülerek, (yaş, cinsiyet, sosyal, ekonomik ve kültürel düzeyleri dikkate alınmadan) aceleci, huzursuz, heyecanlı ve tedirgin, davranış sergileyenler ile banka, PTT veznesi ve otomatik para çekme makinelerinde (ATM) bu davranışları sergilemeye devam eden vatandaşlarımızla iletişime geçilmesini ve gerekiyorsa en yakın kolluk kuvvetine bilgi verilmesi istiyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı. (Hayati Akbaş)