ARTVİN-Artvin’de 3 Dönem Cumhuriyet Halk Partisi’nden Artvin Belediye Başkanlığı yapan ve son yerel seçimlerde girdiği seçimi kaybetmesine karşın efsane belediye başkanı olarak adlandırılan Dr. Emin Özgün, 1 Ağustos 2016 saat 23.00 sıralarında Ankara’da geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Ömrünün önemli bir bölümünü Artvin’de geçiren Dr. Emin Özgün, tüm akrabalarının Artvin’i terk etmesine karşın hayatını ısrarla Artvin’de sürdürdü. Kısa dönemler Artvin’den ayrılmış olsa da her zaman planlarının en üst noktasında Artvin’de yaşamak ve bu şehre hizmet etmek oldu. Yıllarını verdiği Artvin ise Özgün’e 3 dönem Belediye Başkanlığı verdi.
Emin Özgün’ün ölümü Artvin’de büyük bir şok etkisine neden oldu. Kaza geçirip olay yerinde öldüğünü duyanların bir türlü inanmak istememesi Özgün’ün sevilmesinin kanıtıydı. Sadece CHP’lilerin değil tüm siyasi görüşlerin saygı duyduğu, rakiplerinin dahi arkasından iyi sözler sarf ettiği Özgün, Ankara Karşıyaka Camiinde kılınan cenaze namazının ardından yine Karşıyaka mezarlığına defnedildi. ‘Ben ölünce beni Şara’ya defnedin’ şeklinde vasiyeti olmasına karşın çocuklarının arzusu ile Ankara’da defnedilen Özgün’ün cenazesine binlerce kişi katıldı. Sadece Ankara’da değil Artvin Merkez’de de başkan unutulmadı. Başkanlarının son yolculuğuna uğurlamak için Ankara’ya gidemeyenler Artvin’deki gıyabi cenaze namazına katılarak başkanlarının arkasından hayır dualar ettiler ve haklarını uzaktan da olsa helal ettiler. Acısı ile tatlısı ile 62 yıllık yaşamına dolu dolu bir ömür sığdıran Dr. Emin Özgün’ün hayatını sizler için kısaca özetlemek istedik. İşte Artvin’den böyle bir Emin Özgün geçti.
Kısa özgeçmişi
Emin Özgün (doğum 1954/Artvin) (ölüm 1 Ağustos 2016/Ankara), diş hekimi, Artvin belediye başkanı.
1954 Yılında Artvin’de doğan Emin Özgün ilk, orta ve lise eğitimini Artvin’de tamamladıktan sonra Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesini 1980 yılında bitirdi. Emin Özgün önce Adapazarı Devlet Hastanesi’nde sonra İstanbul Koşu Yolu Hastanesi’nde diş hekimi olarak görev aldı.
1999 ve 2004 yerel seçimlerinde belediye başkanı olan Özgün, 2009 seçimlerinde de halen belediye başkanıydı. 2014 seçimlerinde ise %37.2 oyla seçimi mevcut başkan Mehmet Kocatepe’nin gerisinde tamamladı.
Ölümü:
1 Ağustos 2016 Saat 23.00 sıralarında Ankara-Eskişehir otoyolu üzerinde seyir halindeyken bir jeepin aracına arkadan çarpması sonucunda yol süpürme aracına arkadan çarpan Özgün, olay yerinde hayatını kaybetmiştir.
Siyaset hayatında her daim hedef oldu
Dr. Emin Özgün’ün hayatında her zaman 1.tercihi siyaset olmuştu. Sülalesinden onlarca siyasetçi çıkaran, en yakın akrabalarının dahi ilde milletvekilliği, belediye başkanlığı yapmış olması da onun için siyaseti cazibeli bir hale getirdi. Mesleği diş doktorluğu olmasına karşın onun her zaman hedefi siyaset oldu. Kısa bir dönem sağda siyaset yapmış olsa da genlerinde olan solculuk onun yönünü sola çekti. Ve ana hedefi Artvin’e en üst düzeyde hizmet etmek olunca da öncelikle hedefi de yerel siyaset oldu. İlk olarak CHP’den 1994 yılında Artvin Belediye Başkan adaylığını koydu. O seçimlerde solun oylarının ikiye bölünmesi nedeniyle belediye başkanı seçilemeyen ve başkanlık koltuğunu Doğru Yol Partili Seracettin Yazan’a kaptıran Dr. Emin Özgün, siyaset hedefinden kopmadı. Solun ülke genelinde birleşmesinin ardından siyasi mücadelesini CHP içerisinde sürdüren Özgün, 1999 yerel seçimleri öncesinde CHP’de yapılan ön seçimi rakibi Ahmet Varan’ın bir oy fazlasını alarak CHP’nin Belediye Başkan adayı oldu. 1999 seçimlerinde en yakın rakibine Bin 200 oy fark atan Özgün’ün ‘Artvin’e hizmet etme hayali’ önemli bir fırsat olarak eline geçti.
Başkanlığı Döneminde Ana Hedefi Artvin’i Turizm Şehri Yapmaktı
Artvin Belediye Başkanlığı görevini DYP’li Seracettin Yazan’dan devralan Özgün’ün sevinci buruktu. Zira Özgün’ün partisi iktidar değildi ve Artvin Belediyesi’nin ciddi borçları vardı. Yani Özgün’ün uğraşacağı çok iş bulunuyor ve ağırlığını öncelikle bu borçları bitirmeye verdi. Başkanlığı döneminde parti içerisinde zaman zaman eleştirilerde alsa da Belediyeyi adeta bir müteahhit gibi yönetti. Belediyenin önemli mal varlıklarını kurduğu ikili ilişkilerle iyi fiyatlara satarak hem belediyenin borçlarını ödedi hem de Artvin’in çehresini değiştirmek ve turizm hedefi konusunda yatırımlar yapmak için belediyeye zaman ve imkan kazandırdı. Belediyenin borçlarını sildi ve belediyeyi borçlarını ödeyebilen bir hale getirdi. Bir yandan da Artvin’in ana caddeleri ve yollarında değişimlere imza attı. Eldeki imkânlarla turizm yatırımları yaparak Artvin’i cazibe haline getirmeye uğraştı. Bütün bunları yaparken de partisi muhalefet olmasına karşın iktidar partileriyle de iyi ilişkiler kurarak Artvin’e hizmet etmek için yoğun gayret gösterdi. Başkanlığı döneminde en çok değer verdiği konu ise doktorluğundan mı kaynaklıydı bilinmez ancak temizlik idi. Turizm şehrinin temiz bir şehir olması gerektiğine inanan Özgün, şehrin temizlik işlerine büyük önem verdi. Temizlik işçileri deyim yerinde ise Özgün’den çektiklerini kimseden çekmediler. Sadece temizlik işçileri değil Özgün, Artvin halkı ile de zaman zaman kavgalar etti. Temizlik konusundaki hassasiyeti zaman zaman halkı ve esnafı gezse de Özgün’in inadı ve amacı esnaf ve vatandaşlarca da algılanınca şehirde temizlik işleri rayına girdi. Şehrin içme suyu konusunda da hassas davranan Özgün, içme suyunun menbağını da temizleterek Artvin’e içilebilir bir su getirmeyi başardı. Bu başarılar da Özgün’ün ikinci seçime girebilmek için daha da cesaretlendirdi ve ikinci dönem için ‘Ben Varım’ dedi.
İkinci Seçiminde Yüzde Elliye Yakın Bir Oy Aldı
1999-2004 yılları arasında Artvin Belediyesi’ne yaşattığı başarılar ve Artvin’de sağladığı değişim parti içerisinde rakipsiz olmasını sağladı. CHP’nin ikinci dönemki belediye başkan adayı olarak bu sefer önceki seçime karşın daha rahat bir seçim atmosferi yaşayan Özgün, 2004 yerel seçimlerinde kullanılan oyların yüzde 45’ini alarak ikinci dönem Artvin Belediye Başkanlığını kazandı. Artık hedeflediği Artvin Belediyesini artık kendisinden devir almıştı. Borçsuz bir belediye ile ikinci dönemde yola çıktı. Turizm yatırımlarını daha fazla gerçekleştirdi ve belediyeye gelir getirecek yatırımlara hız verdi. Zaman buldukça da sadece Artvin siyasetine değil Türkiye siyasetine de oynamaya çalıştı. Mustafa Sarıgül ile birlikte CHP’de yeni bir yapılanma kurulma çalışmalarına katıldı ve o yapılanmanın önemli simalarından biri oldu. ‘Artık bende iktidar partisinin bir belediye başkanı olmak istiyorum’ diyerek Genel Başkanı Deniz Baykal’a göndermeler yapan Başkan Özgün, Artvin’de de belediyeyi daha ileriye taşımak için çalışmalarda bulundu. Belediye binasını değiştirdi ve bazı önemli turizm yatırımlarını başarıyla tamamladı. Bir yandan da Kafkasör Kültür Sanat ve Turizm Festivali aracılığıyla uluslar arası tanıtımlara imza atarken diğer taraftan da şehirde kayak turizminin alt yapısını kurmaya çalıştı. Bu noktada da ilin valileriyle ortak çalışmalara imza attı. Basını ile uyumlu çalışmalarda bulunarak şehrin gelişimi ve değişimi noktasında halkın desteğini de aldı. Başkan Özgün, artık Artvin’de efsane başkanlar arasına girmişti.
Üçüncü Seçiminde Parti İçerisinde Rakipleriyle Mücadele Etti
Önemli başarılara imza attığı ikinci döneminin ardından artık Emin Özgün, milletvekilliğine oynuyor denilse de o yine tercihini yerelden yana kullandı. Bir ara başkan adayı olmayacağım diye açıklama yapmış olsa da yine de yerele hizmet etme sevdası onun yönünü yine belediye başkan adaylığına çevirdi. Başkan Özgün, 2009 yerel seçimleri öncesinde adaylığını açıkladığında bu sefer karşısında iki rakibi vardı. Belediye yönetim biçimi parti içerisinde zaman zaman sorunlara neden oluyor ve CHP içerisinde eleştiriler alıyordu. Bu eleştirilerde karşısına iki rakip çıkmasına neden oldu. 2009 yerel seçimleri öncesinde CHP Genel Merkezi’nin Artvin’de önseçim yapmama ve adayın mevcut belediye başkanı Emin Özgün’dür kararını ardından icazeti partisinden alan Özgün, üçüncü dönem için yeniden halkın karşısına çıktı. ‘İki dönem belediye başkanlığı yapan kişi seçim çalışması yapmaz’ diyerek siyasete farklılık katan Özgün, ikinci döneminde yaptığı başarılı çalışmalar ile yine halkın yüzde elliye yakının oyunu alarak seçimi AK Partili rakibinin 230 oy fazlasını alarak üçüncü dönem Artvin Belediye Başkanı oldu. Başkan Özgün artık daha rahattı ve Türkiye’de partisinde dahi arka arkaya 3 dönem belediye başkanlığını kazanan ender il belediye başkanlarından biri oldu. Kendisine güveni ve ben bu işi yaparım özellikleri zaman zaman parti içerisinde tartışmalara ve hedef gösterilmesine neden oldu. 2 dönem yaptığı çalışmalara yenilerine eklemesine karşın zaman zaman gösterdiği agrasif tavırlar hep eleştiri konusu oldu. Özgün, kalbinde kötülük olmayan ancak agrasif bir insan olarak tanındı. Aklına geleni söyleyen yapısı insanları kırsa dahi ona kırılan insanların gönüllerini bir şekilde almayı başardı. Belediyeyi daha ilerilere taşıma hedefi bu tartışmalarla ara sıra sekteye uğrasa da turizm konusundaki hedefleri noktasında önemli yatırımlarla taçlandırmayı bildi. 3.döneminde en fazla uğraştığı konu ise Artvin Cerattepe Maden Projesi oldu. Maden projesine karşı çıkan Yeşil Artvin Derneği’ne büyük destekler vererek derneğin mücadele başarısına büyük katkılar koydu. Maden mücadelesi yoğunluğunu arttırsa da o yine de turizm hedefinden şaşmadı. Kayak turizminin gelişmesini dışında Borçka Baraj gölüne yaptığı Marina Sosyal Tesisleri ve Tatil Köyü il adına önemli bir kazanım oldu.
Artvin’in iktidar arzusu Özgün için tehlike çanları çalmasına neden oldu
Başkan Özgün’ün başkanlık yaptığı dönemlerdeki en büyük mücadelesi partisinin iktidar olması mücadelesi idi. Kendisinin de sürekli ifadelerine yansıyan bir gerçek vardı ki; o da artık iktidar belediyesi olmak isteği idi. Aslında bu istek sadece onun değil Artvin halkının da isteği olmuştu. Halk yapılan hizmetlerin yeterli gelmediğini Artvin’e daha büyük hizmetler yapılması gerektiğini düşünüyordu. Bu nedenle de iktidar partisinden bir başkanın seçilmesinin uygun olacağını düşünen Artvinlilerin arayışı Özgün’ün hizmetlerinin eksikliklerinin de görülmesini sağlıyordu. Bu eksiklikler Özgün’ün partisi içerisindeki mücadelesini de zaman zaman arttırıyor ve bu mücadele kırgınlıklara da neden oluyordu. Özgün bu kırgınlıklar nedeniyle yerel seçimlere bir yıl kala bir daha aday olmayacağını açıklamasına neden olmuştu. Özgün’ün aday olmayacağını düşünen isimlerde CHP’nin adayı olmak için mücadelelerine başlamışlardı. Dönemin mevcut İl Başkanı Selim Bilgin ve yine dönemin eski merkez ilçe başkanı şuan ki il başkanı Ali Yücel Kurt’un başkan adaylığı için yola çıkmasını sağladı. Yola çıkan adaylar çalışmalarına hız verirlerken onların o heyecanı Özgün’ün ifadesi ile ‘ Rakiplerimin heyecanı beni bizi kandırdı’ diyerek dördüncü dönemde de aday olmasını sağladı. Ancak bu sefer Özgün’ün yolu uzun idi. CHP Genel Merkezi önseçim yapmak istemiyor, önseçim kararı verilmemesinin parti içerisinde küskünlüklere neden olacağını savunan Özgün’de önseçim yapılmasını istiyordu. Mevcut Milletvekili Av. Uğur Bayraktutan’ın da gayretleri ve partililerin talepleri sonuç veriyor ve CHP, Artvin Belediye Başkan adayını önseçim ile belirliyordu. Aslında resmi bir önseçim olmamasına karşın eğilim yoklaması şeklinde gerçekleştirilen önseçim CHP içerisinde küskünlüklerin önüne geçiyordu. Dördüncü dönem adaylığını açıklayan Özgün, yorucu bir önseçim sürecini yine zaferle kapatıyor ve partisinin dördüncü dönem belediye başkan adayı oluyordu.
İktidar Arzusu ve Kocatepe Farkı Yenilgi Getirdi
Özgün, dördüncü dönem yine partisinden Artvin Belediye Başkan adayı idi. Yine kazanacağına inanıyor ve Artvin’e hizmet etmeye devam edeceğini düşünüyordu. Kırgınlıklar oluşturmadığına inandığı önseçim ortamının verdiği yaraların dışında Özgün’ün şimdi çok daha güçlü iki rakibi vardı. Bunlardan biri AK Parti’nin tek başına güçlü bir iktidar olması ve halkın bu iktidar hizmetlerini arzulaması ve bir diğeri ise Ankara’dan Artvin’e sağladığı büyük katkılar ve de hizmetler ile ün salan Mehmet Kocatepe idi. Bunların yanı sıra başkanlığı döneminde küstürdüğü insanlar, son döneminde basın ile kuramadığı ilişkiler, halkın hizmetleri yeterli görmemesi gibi etkenlerde Özgün’in işini daha da zorlaştırıyordu. Özgün karmaşık bir ortamda dördüncü seçimini yaşadı. Üstelik her zaman desteğini aldığı MHP’lilerin ve Milliyetçi oyların tercih edebilecekleri önemli bir aday daha vardı. Merkez Camiinin İmam Hatip’i Kadir Seçgin’in de oyları bölecek olması Özgün’e aslında yenilgiyi hazırlıyordu. Parti içerisinde yaşanan tartışmalar, bu tartışmaların dışarıya vurulması gibi etmenlerde üzerine eklenince rahat ve huzurlu bir seçim ortamı yaşayamayan Özgün’ün seçime iyi hazırlanamamasını da sağladı. Her seçim ortamında halkın karşısına önemli hedefler ve projelerle çıkan Özgün’ün dördüncü dönemine iyi hazırlanamaması ve önemli projeleri de ortaya koyamaması rakiplerini güçlendiriyordu. AK Parti’nin ve Kocatepe’nin etkin çalışması, ortaya koydukları hedefler ve projeler ile ilin değişen yapısı da başka dezavantajlardı. Bütün bunlara karşın Özgün yine oylarını arttırıyor ancak bu artış dördüncü dönemini kazanmasına yetmiyordu. Efsane belediye başkanı, ‘Emin Özgün’süz seçim kazanılamaz’ denilen Özgün, ağır bir yenilgi alıyordu. AK Partili Mehmet Kocatepe, iyi hazırlandığı seçimi kazanıyor ve Özgün başkan olarak girdiği seçimler içerisinde ilk kez yenilgi alıyordu. Artık Özgün kaybetmiş ve Artvin’de yeni bir dönem başlamıştı.
Özgün Kırılmadı Ve Küsmedi
Özgün seçimi kaybetmiş ancak Artvin’e hizmet etme sevdasını kaybetmemişti. Kısa bir dönemliğine Artvin’de kaldıktan sonra Ankara’ya yerleşmişti. Artık siyaseti daha üst düzeyde yapmak istediğini ve bu nedenle Ankara’ya çocuklarının yanına gitmişti. Ankara’da nispeten daha huzurlu bir hayata dönüş yapmış olmasına karşın siyaset ve Artvin aşkı Özgün’ün dinmemişti. Bu nedenle yeniden Artvin’e dönüş yapmak için çalışmalara başlamıştı. Asıl mesleği olan Diş hekimliğini yapmak ve Artvin’e iyi bir diş kliniği açmak istiyordu. Bunun içinde çalışmalarına hız veren Başkan Özgün, Ankara-Artvin arasında mekik dokuyordu. Artık Artvin’e dönecekti ki beklenmeyen acı son ile karşılaşmıştı.
Özgün, Ankara’da 1 Ağustos 2016 günü saat 23.00 sıralarında Artvin’e acı bir haber geldi. Artvin’e hizmet aşkı ile dolu olan Özgün kaza geçirmişti. Üstelik haberler hiçte iyi değildi. Ankara’da bulunan Artvinliler kaza mahalline koşuyor, Artvin’dekiler ise Özgün’den iyi bir haber alma umuduyla telefonlara sarılıyorlardı. Ümitler boşa çıkmıştı. Trafik terörü ‘Artvin’e hizmet etme hayalim var’ diyen Dr. Emin Özgün’ü katletmişti. Artık Dr. Emin Özgün yok idi. Henüz yapabileceği çok hizmetler olmasına karşın, deneyimi ve arzusu ile henüz katacağı çok değerler var iken Özgün vefat etmişti. Artvin şokta idi. Kimse bu gerçeğe inanamadı ancak olay gerçekti ve Özgün bir daha dönmemek üzere Artvin’e, Artvinlilere, dostlarına ve ailesine veda etmişti.
Onu hem Ankara’da hem de Artvin’de binlerce kişi son yolculuğuna yolcu etti. Onu sevende sevmeyende, onunla iyi geçinende kötü geçirende, onun dostları da düşmanları da, yanındakilerde karşısındakilerde ona büyük saygı duymuşlardı. O artık Artvin’in ve Artvinlilerin kalbinde yaşayacak ve başarmış olsa da olmasa da yaptıkları ile, kattıkları ile, çabaları ve mücadelesi ile aramızda hep yaşayacak. Ve her zaman kalbinde kötülük olmadan dobra bir insan olması ile hatırlanacak.
Güle güle Başkan Özgün… Mekânın Cennet, toprağın bol olsun.
