Bir Laz Aydını: İskender Tzitaşi – İsmail Bucaklişi

0
781

İsmail Bucaklişi

 

İskender Tzitaşi, Lazlar açısından tarihsel bir kişiliktir.

Resmî kaynaklar’da, doğum yeri Vitze olarak (Fındıklı – Rize, 1904) yazmaktadır. 1938’de, Tzitaşi’nin tutuklandığı evraklarda, doğum tarihi olarak 1 Ocak 1904 yazmaktadır. Babasının adı Teymur’dur.

İskender Tzitaşi, Moskova’da “Doğu Dilleri” adlı bölümde okudu. Bir süre Leningrad’da çalıştı. 1928 yılından sonra ise Lazca üzerine çalışmalara başlamıştır.

Basılı ilk çalışması Mçhita Murutsxi (Kızıl Yıldız) adını taşıyan Lazca gazetedir. Bu gazete, 7 Kasım 1929’da Sohum’da yayımlandı. Tamamiyle Lazca yayımlanmış ilk gazete olan Mçhita Murutsxi, dönemin Türk Hükümeti tarafından “zararlı” bulunarak Türkiye’ye girişi yasaklanmıştır. Yasaklama kararının altında Mustafa Kemal’in şahsı imzası mevcuttur.

İskender Tzitaşi 1930’da yeni bir Laz alfabesi oluşturdu. Tzitaşi Alfabesi olarak bilinen bu alfabe Latin harfleri temel alınarak hazırlanmıştır.

Tzitaşi, 1932- 1936 yılları arasında Sohum’da ve Gürcistan tarafındaki Sarpi köyünde Lazca eğitim veren okullar açılmasını sağladı. Bu okullarda okutulmak üzere ders kitapları hazırladı.

Bu ders kitaplarından biri, 1932’de yayımlanan Çkuni Çhara (bizim yazımız) adlı ders kitabıdır.

İskender Tzitaşi, 1933’de Lazca Matematik kitabı Oxesapuşi Supara’yı yayımladı. Bu kitap Natia Popova’nın Rusça matematik kitabından çeviridir. Ancak, Tzitaşi eklemelerde bulunmuş, kitabı Lazcaya uyarlamıştır. Oxesapuşi Supara, yayımlanmış ilk Lazca matematik ders kitabıdır.

Tzitaşi, 1935’te ise Lazuri Alboni’yi yayımlamıştır. Lazuri Alboni, çocuklara yeni alfabeyi, okumayı ve yazmayı öğreten bir ders kitabıdır.

İskender Tzitaşi’nin son kitabı ise 1937’de yayımladığı Okhitxuşeni Supara’dır (Okuma kitabı).

Abazistan Cumhuriyeti’nde, Lazların yaşadığı köylerde, “Kızıl Lazistan” adıyla bilinen bir kolhoz oluşturmuş, Lazları , hem Sovyet sistemine entegre etmeye hem de ekonomik olarak güçlendirmeye çalışmıştır.

Lazca eğitim veren okullar ve kolhozlarda yaşadığı sıkıntıları anlatan, Stalin ve Dimitrof gibi dönemin Sövyet liderlerine mektuplar yazarak çözüm yolları bulmaya çalışmıştır.

İnançlı bir Komünist ve parti üyesi olan Tzitaşi’nin bu kültürel hamlesi Tiflis merkezli Kartvelistler1 tarafından hoş karşılanmamıştır. Özellikle, Gürcü alfabe sistemi dururken, Latin harflerine dayalı yeni bir alfabe sistemi geliştirmesi, bu alfabe ile kitaplar yazması ve okullarda eğitim vermesi Kartvelist milliyetçilerin tepkisine sebep olmuştur. Bu yüzden de itibarsızlaştırma ve karalama amaçlı dedikodulara maruz kalmış, Türk ajanlığı ile suçlanmıştır. O dönemin akademisyenlerini tanıyan kişiler Tzitaşi ile Gürcü dilbilimci Arnold Çikobava arasındaki rekabetten ve İskender Tzitaşi’nin, Çikobava tarafından Türk ajanlığı ile ihbar edildiği konusunda tanıklık etmektedirler.

1938’de Sohum’dan Bakü’ye gönderilerek, SSCB Bilimler Akademisi, Azerbeycan şubesi başkanlığına getirilmiştir.

İskender Tzitaşi, 10 Haziran 1938 tarihli Stalin ve Molotov imzalı bir karar ile Gürcüstan SSCB’deki Yüksek Mahkeme Askeri Heyeti tarafından yargılanmaya tabi kişiler listesine alınmıştir. Akabinde tutuklanmış, 21 Haziran 1938’de de mahkemesi yapılmıştır. Bu göstermelik mahkemenin kararı gereği 22 Haziran 1938 Çarşamba günü vurularak öldürülmüştür. Tiflis’te bir toplu mezara gömüldüğü tahmin edilmektedir.

İskender Tzitaşi’nin ortadan kaldırılmasının arkasındaki sebep, Kartvelist çevrelerin kontrolleri dışında gelişmeye başlayan Lazların dilsel ve kültürel hareketinin önünü kesmekti. Özellikle, İskender Tzitaşi’nin Kartvel alfabesi yerine Latin harflerine dayalı bir alfabe geliştirmesi, bu alfabe ile kitaplar yayımlaması, Lazca eğitim veren okullarda bu alfabe ile yazılan kitapları okutması dönemin Kartvelistlerini harekete geçirmiştir. Kurşuna dizilerek öldürülmesinden sonra İskender Tzitaşi’nin adı, eylemleri ve ortaya koyduğu eserler Kartvelistler tarafından unutturulmaya çalışıldı.

İskender Tzitaşi, Lazcanın yazılı hale gelmesi için ilk hamleyi yapan kişidir.

Laz edebiyatının kurucusu ve ilk eserleri veren kişidir.

O aynı zamanda bir bilim adamı, düşünür ve idealisttir.

Lazca, Lazlar ve Laz edebiyatı üzerine kaleme aldığı pek çok eseri ne yazık ki düşmanları tarafından yok edilmiş, günümüze ulaşması engellenmiştir. Elbette,, bunu sadece Tzitaşi’ye duyulan düşmanlıkla izah etmek mümkün değildir. Kartvelistler, İskender Tzitaşi’yi ortadan kaldırarak esasında Lazların kültürel uyanışının önüne geçmek ve Lazcanın bir eğitim ve edebiyat dili olmasını engellemek istemişlerdir. Nihayet, İskender’in öldürüldüğü 1938 yılı, Gürcistan’da yaşayan Lazların isimleri ve soyisimlerinin Gürcü isim ve soyisimleri ile değiştirilmeye başlandığı tarihtir.

Şu an elinizde bulunan bu eserde yayımlanan Tzitaşi’ye ait mektuplar Rus Dili uzmanı Eren Mühürcü’nün Rusça kaynaklardan yaptığı çevirilerden oluşmaktadır.

İskender Tzitaşi için kronoloji

1) 01.01.1904 Vitze (Fındıklı) Doğdu.

2) Sohum’da, 7 Kasım 1929’da, “Mçhita Murutsxi” adlı ilk Lazca gazeteyi yayımladı.

3) 1930’da Latin harflerine dayalı yeni bir alfabe sistemi oluşturdu.

4) 1932- 1936 yılları arasında SSCB’de Laz okulları açılmasını sağladı.

5) Abazistan’da “Kızıl Lazistan” adlı Kolhozun oluşturulmasına öncülük etti.

6) 1938, SSCB Bilimler Akademisi, Azerbeycan şubesi başkanlığını yaptı.

7) 10 Haziran 1938 tarihli, Stalin ve Molotov imzalı bir karar ile Gürcüstan SSCB’deki  Yüksek Mahkeme Askeri Heyeti tarafından yargılanmaya tabi kişiler listesine alındı.

8) 21 Haziran 1938’de mahkemesi yapıldı.

9) 22 Haziran 1938 Çarşamba günü vurularak idam edildi.

Yayınları:

1) Çkuni Çhara (Bizim Yazımız), Abazastaniş Cumhuriyetişi Gamamşkumala, Sohum, 1932. Lazca okuma kitabı.

2) Oxesapuşi Supara (Hesap kitabı), Abazastaniş Cumhuriyetişi Gamamşkumala, Sohum, 1933. Lazca matematik kitabı.

3) Alboni (Alfabe), Abazastaniş Cumhuriyetişi Gamamşkumala, Sohum, 1935. Lazca alfabe kitabı.

4) Okitxuşeni Supara (Okuma kitabı), Abazastaniş Cumhuriyetişi Gamamşkumala, Sohum, 1937. Lazca hayatbilgisi kitabı.

1 Kartvelizm: Laz, Megrel ve Svan halklarını Gürcü kabilesi, bu halkların konuştuğu dilleri de Gürcücenin bir şivesi olduğunu savunan resmi Gürcü milliyetçi söylemi.