CHP Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, Başbakan Binali Yıldırım’a Varlık Fonu ve Çaykur’u sordu

0
726

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesi ile Başbakan Binali Yıldırım’a Varlık Fonu’nun yönetiminde yapılan değişikliklerin nasıl yansıyacağını sordu.

TBMM Başkanlığına verilen ve yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği soru önergesinde şu ifadelere yer verildi: “2001 Ekonomik Programı ile özelleştirilecek olan kamu iktisadi teşekkülleri arasına alınan ÇAYKUR, 5.2.2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan 24.01.2017 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile Türkiye Varlık Fonu’na aktarılmıştır.

ÇAYKUR’un varlık fonuna devri ile birlikte TBMM’nin bu kuruluş üzerindeki denetleme yetkisi ortadan kaldırılmış, Varlık fonu eliyle yapılacak bütün işlemlerin tam bir keyfilik içerisinde yapılmasının önü açılmıştır. Bu anlamda 6741 sayılı Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Türkiye Varlık Fonunun kaynakları ve finansman sağlanması başlıklı 4 üncü maddesinde belirtilenler, fon işletimine geçen ÇAYKUR’un başına gelebilecekler konusunda önemli işaretler vermektedir. Özellikle maddenin “finansman sağlanırken Türkiye Varlık Fonu portföyü üzerinde teminat, rehin, kefalet ve ipotek tesis edilebilir” konulu 3 üncü fıkrası ÇAYKUR gibi önemli bir kuruluşun rehin ve ipotek gösterilerek çeşitli varlıklarının haczedilme ihtimaline işaret etmektedir. Bunun yanında kamu hizmeti niteliği olan ÇAYKUR’un, özel hukuk normlarına tabi bir fon tarafından işletilmesi, kâr öncelikli bir kurum olarak toplumsal fayda ve ortak refaha yönelik geleneksel ve toplumsal işlevlerinin ortadan kalkabileceğine dair önemli bir kaygıdır.

Bu konuda “ÇAYKUR’un satıldığı, borç karşılığı teminat gösterildiği” yönünde çeşitli iddialar gündeme gelmiştir. ÇAYKUR’un 650 milyon dolar borç karşılığında yüzde 70 hissesinin teminat olarak gösterildiği iddiaları da uzun süre kamuoyunu meşgul etmiştir.

Yetkililerin ikna edici açıklamalar yapmadığı bu konunun aydınlatılması ihtiyacından hareketle gerek BİMER’e gerekse de Başbakan ve ilgili bakanlara sorduğumuz sorulardan aldığımız yanıtlar da kamuoyundaki endişeleri giderememiş, Türkiye Varlık Fonu Yönetimi sadece “Türkiye Varlık Fonu tarafından varlıkların teminat gösterilmesi yönünde alınmış bir karar bulunmamaktadır.” açıklamasını yeterli görmüştür.

8 Eylül 2017 tarihinde Türkiye Varlık Fonu Başkanı Mehmet Bostan görevden alınarak, yerine vekâleten Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ atanmıştır. Yönetimde yapılan bu değişiklikle başlayan süreç ile birlikte ÇAYKUR’un geleceği hakkında duyulan endişeler daha da artmıştır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yapılan bu değişiklikle ilgili olarak “gelişmeleri gördük, böyle yürümeyeceğine karar verdik. Varlık Fonu’nda hedeflenen, arzulanan bir süreç olmadı.”  açıklamasını yapmıştır. Türkiye Varlık Fonu Başkanlığını vekâleten yürüten Himmet Karadağ da 2 Ekim 2017 tarihinde Varlık Fonu ile ilgili Varlık Fonu, özel sektör prensiplerine göre çalışan ama kamuya ait bir şirket… Kamu kurumlarında yöneticilere ilişkin değişiklikler siyasi takdir kapsamındadır. Tabii ki beklentilerle örtüşmeyen bir şeyler var ki böyle bir değişiklik ihtiyacı hissettiler.” demiştir.

Bu bağlamda;

  1. ÇAYKUR’un Türkiye Varlık Fonu’na devri ile ne amaçlanmıştır? Bu amaç gerçekleştirilebilmiş midir?
  2. Varlık Fonu’na devredilmesinden sonra ÇAYKUR yönetiminde ve yönetim anlayışında bir değişiklik yapılmış mıdır?
  3. ÇAYKUR’un devrinden sonra kalite ve karlılık oranında bir değişme olmuş mudur?
  4. Türkiye Varlık Fonu Başkanı Himmet Karadağ’ın “Varlık Fonu, özel sektör prensiplerine göre çalışan ama kamuya ait bir şirket…” açıklaması ÇAYKUR’un özel sektör prensiplerine göre yani karlılık esasında yönetileceği anlamına mı gelmektedir? Bu durum ÇAYKUR’un özelleştirilmesi demek değil midir?”