Artvin’de 210 kelebek Çeşidi Bulunuyor

0
921

ARTVİN – Atatürk üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cemal Sevindi, Erzurum’da kuş ve kelebek türleriyle ilgili yaptığı araştırmada, Türkiye kendi kıtasındaki kelebek varlığının yüzde 79’unu barındırdığını ve Erzurum’da kelebek kaçakçılığı olduğunu söyledi. Yapılan araştırmada Doğu Karadeniz Bölgesindeki kelebek çeşitliliğinin yüzde 60’ının üzerindeki bölümünü karşılıyor. Ayrıca 210 kelebek çeşidinin de ilimizde yaşadığı belirtiliyor.

Atatürk üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cemal Sevindi, Erzurum’da kuş ve kelebek türleriyle ilgili yaptıkları araştırmalarla ilgili düzenli olarak yürütülen ve il geneline yayılan saha çalışmaları ile Türkiye’deki kuş türlerinin yüzde 75’ini, kelebek türlerinin de yüzde 53’ünü Erzurum’un barındırdığı belirterek, “Erzurum bu özelliğiyle tek başına İngiltere, Portekiz, Norveç, Romanya, İsviçre, Polonya, İrlanda, Belarus, Slovenya, İsveç, Finlandiya gibi Avrupa ülkelerinde daha fazla türe sahiptir. Özellikle güney ilçelerimizdeki çalışmaların tamamlanması durumunda tür sayısının 250’yi aşması beklenmektedir” dedi.

Görsel Çekicilikleriyle Turizm Faaliyetlerine Konu Olurlar

Kelebeklerin, hayvanlar alemi içerisindeki en narin canlılardan biri olduğuna dikkat çeken Sevindi, “Böceklerin, pul kanatlılar (Lepideoptera) takımı altında sınıflandırılan kelebekler, bitkilerde tozlaşmayı sağlamaları, çeşitli zararlılarla mücadele etmeleri ve diğer türler için besin kaynağı olmaları nedeniyle ekosistem içerisinde önemli bir yere sahiptirler. Ayrıca doğal çevrede meydana gelen değişimlere hızlı tepki vermeleri nedeniyle, ekolojik bozulmaların tespitine yardımcı oldukları gibi, görsel çekicilikleriyle de turizm faaliyetlerine konu olurlar.” dedi

Türkiye, Tek Başına Kıtadaki Kelebek Varlığının Yüzde 79’unu Barındırıyor

Doğa Koruma Merkezi kayıtlarına göre Türkiye’de tespit edilmiş kelebek tür sayısı, 45’i endemik olmak üzere 381 kadar. Bu sayı, tüm Avrupa ülkeleri dahilinde 482’yi buluyor. Türkiye, tek başına kıtadaki kelebek varlığının yüzde 79’unu barındırıyor. Mevcut çeşitliliğin, ülke geneline düzenli dağılış göstermediğini, bazı yoğunlaşma alanlarının dikkat çektiğini dile getiren Sevindi, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi’nin Erzurum-Kars Bölümü ile Karadeniz Bölgesi’nin Doğu Karadeniz Bölümü, Türkiye’nin olduğu kadar, Avrupa’nın da en önemli kelebek yaşam alanları durumundadır. Erzurum-Kars Bölümü’nde Erzurum, Doğu Karadeniz Bölümünde ise Artvin, ülkemizdeki kelebek türlerinin yaklaşık yüzde 60-70’ini barındırmaları nedeniyle öne çıkan illerdir.”

Erzurum Kelebek Çeşitliliği Açısından Önemli Bir Avantaja Sahip

Erzurum’un 25 bin 66 km²’lik geniş bir yüzölçümüne sahip olması, Erzurum-Kars Bölümü, Yukarı Murat-Van Bölümü ve Doğu Karadeniz Bölümü’nde toprakları bulunması nedeniyle kelebek çeşitliliği açısından önemli bir avantaja sahip olduğunu belirten Sevindi, Bu avantajın mevcut potansiyelin belirlenmesine yönelik çalışmalar yapılmasını, korumaya yönelik tedbirlerin belirlenmesini ve yörenin tanıtımının yapılmasını zorunlu hale getirdiğine vurgu yaptı.

Erzurum, Avrupa Ülkelerinde Daha Fazla Türe Sahiptir

Erzurum ovasında 230, il genelinde ise 358 kuş türü tespit edildiğini belirten Sevindi, 2012’de de 207 kelebek türünün listelenerek fotoğraflandığını söyledi. Bu anlamda yaptıkları araştırmayla ilgili bilgi veren Sevindi, Türkiye’deki kuş türlerinin yüzde 75’inin ve kelebek türlerinin yüzde 58’inin Erzurum’un barındırdığını dile getirdi. Sevindi, “Erzurum Ovası sulak alanlarında barınan kuşların izlenmesine yönelik olarak 2005 yılında başlayan ve Naci Eyyüpoğlu, Emre Bayraktar, Alper Aykaç, Murat Özer’le beraber yürüttüğümüz çalışmalarda, sahanın zengin biyo çeşitliliği nedeniyle 2006 yılında Erzurum İlinin tamamına yayılmıştır. 2009 yılında ilimizdeki kelebek türlerinin, 2012 yılında ise bitki türlerinin tespiti ve haritalanmasına başlanmıştır. Bu çalışmalar kapsamında 21.04.2013 tarihi itibarıyla Erzurum Ovası’nda 230, Erzurum İli genelinde ise 358 kuş türü tespit edilerek fotoğraflanmıştır. İlimizde ayrıca 28.08.2012 tarihi itibarıyla 207 kelebek türü listelenerek fotoğraflanmıştır. Düzenli olarak yürütülen ve il geneline yayılan bu saha çalışmaları ile Türkiye’deki kuş türlerinin yüzde 75’inin ve kelebek türlerinin ise yüzde 53’ünü Erzurum’da barındırdığı belirlenmiştir. Erzurum bu özelliğiyle tek başına İngiltere, Portekiz, Norveç, Romanya, İsviçre, Polonya, İrlanda, Belarus, Slovenya, İsveç, Finlandiya gibi Avrupa ülkelerinde daha fazla türe sahiptir. Özellikle güney ilçelerimizdeki çalışmaların tamamlanması durumunda tür sayısının 250’yi aşması beklenmektedir.”dedi.

Kelebek Alanları Koruma Altına Alınarak, Eko Turizme Açılmalıdır

“Kelebeklerle alakalı biyo coğrafya çalışmasında, Erzurum İli yönetim bölgesindeki 18 ilçenin kelebek türleri, endemik türleri ve endemiğe yakın türleri listelenmektedir.” Diyerek çalışma hakkında bilgiler vermeye devam eden Sevindi, “İlimizdeki kelebekler ayrıca küresel kırmızı liste statüsüne, bölgesel kırmızı liste statüsüne ve nadir bulunma durumuna göre de üç gruba ayrılarak değerlendirilmektedir. Saha çalışmalarında kelebek türleri ve yaşam alanları; konum bilgileriyle kaydedilmekte, bu bilgiler coğrafi bilgi sistemleri laboratuvarlarımızda sayısal haritalar üzerinde aktarılmaktadır. Bu güne kadar kelebek zenginliğiyle tanınan Palandöken Dağları, İspir ve Uzundere dışında; Şenkaya, Oltu, Aşkale, Horasan ve Hınıs ilçelerinde henüz tanınmayan ve Öncelikli Kelebek Alanları (ÖKEA)özellikleri taşıyan 12 adet alan belirlenmiştir. Mevcut kelebek alanlarımız koruma altına alınması gerekmekte olup, nadir ve endemik türleri nedeniyle söz konusu alanların eko turizme açılması mümkündür. Çalışma grubumuz 2013 yılı Mayıs ayı içerisinde, projenin tanıtımına büyük destek veren Erzurum İl Özel İdaresi ile birlikte kelebek fotoğrafları sergisi düzenleyerek araştırmanın sonuçlarını tanıtacaktır.”

Erzurum’da Kelebek Kaçakçılığı

Kelebek kaçakçılığıyla ilgilide açıklamalarda bulunan Sevindi, “Kelebeklerin ticari ya da başka amaçlarla toplanması yasal mevzuatımıza suç olup, bilimsel amaçlı çalışmalar izne tabiidir. Ticari amaçlı toplanan kelebekler, türün yaygınlık derecesine göre değer kazanmakta ve çoğunlukla koleksiyonerlere bazen de dünyanın farklı yerlerindeki tabiat müzelerine satılmaktadır” dedi.

Artvin Kelebek çeşitliliği bakımından çok zengin bir il ve 210 kelebek çeşidi yaşıyor

Artvin, 210’a yakın tür ile kelebek çeşitliliği açısından Türkiye’nin en zengin illerinden biridir. 1998′de yayımlanan Avrupa Kelebekleri Kırmızı Kitabı’na göre Avrupa’da nesli ciddi olarak tükenme tehlikesi altında olan en az bir düzine türün Artvin’de yaşıyor olması, Artvin’i kelebek faunası açısından daha da önemli hale getirmektedir. Ayrıca, ülkemizde birkaç tür kelebeğin sadece Artvin ilinde bulunduğu gözlenmiş. Artvin ili kelebek çeşitliliği açısından çok zengin bir il. Bu konuda araştırmacı Ahmet Menteş’in yaptığı araştırmada ise; “Artvin, 210′a yakın türü ile, Türkiye’de yaşayan kelebeklerin yaklaşık yüzde 60′ı, kelebek çeşitliliği açısından Türkiye’nin en zengin illerinden biridir. Yaz aylarında, Artvin’e bağlı tüm köylerde, yaylalarda, meralarda, bahçe ve bostanlarda çok sayıda kelebek görmek mümkündür. Bununla birlikte, kelebek yoğunluğu özellikle Kaçkar Dağları’nın güney eteklerindeki açık çayırlarda, Barhal Çayı boyunca, Çoruh Nehri’nin Yusufeli-Kılıçkaya arasında kalan bölümünde en yüksek düzeyine ulaşır. Yusufeli ilçesinin Yaylalar Köyü yalnız kelebek çeşitliliği ve yoğunluğu açısından değil, Avrupa’da nesli tehdit altında olan bazı nadir türleri barındırması açısından da Türkiye’nin en önemli kelebek alanlarından biridir. Türkiye’nin endemik türlerinden Merhaba Çokgözlü (Polyommatus merhaba) Çoruh Vadisi’nde, Hopfer’in Çokgözlüsü (Polyommatus hoppferi) ilin güney yarısında, Çokgözlü Türk Mavisi (Polyommatus turcicus) Kaçkarların eteklerindeki çayırlarda, Çokgözlü Büyük Turan Mavisi (Polyommatus aedon) ise ilin güneybatı bölgesinde, özellikle Yusufeli ilçesinde kolaylıkla görülebilecek türler arasındadır. 1998′de yayımlanan Avrupa Kelebekleri Kırmızı Kitabı’na göre Avrupa’da nesli ciddi olarak tükenme tehlikesi altında olan en az bir düzine türün Artvin’de yaşıyor olması, Artvin’i kelebek faunası açısında daha da önemli hale getirmektedir. Adı geçen türler arasında en iyi bilinen kelebeklerden Apollo (Parnassius apollo), Büyük Korubeni (Glaucopsyche arion), Orman Güzelesmeri (Erebia medusa) ve Nazuğum (Euphydryas aurina) dışında Sarı Ayaklı Nimfalis (Nymphalis xanthomelas), Çokgözlü Poseydon (Polyommatus poseidon), Beşparmakotu Zıpzıpı (Pyrgus cirsii) ve Turuncu Süslü Doğu Kelebeği (Anthocharis damone) gibi nadir görülen türlerin yanısıra Himalaya Mavi Kelebeği (Pseudophilotes vicrama), Bavius (Pseudophilotes bavius), Karagözlü Mavi Kelebek (Glaucopsyche alexis) ve Esmer Korubeni (Glaucopsyche nausithous) gibi mavi kelebekler de bulunur. Bu türlerin bazılarının nesli birçok Avrupa ülkesinde tükenmiştir ya da tükenmekle karşı karşıyadır. Ayrıca, ülkemize endemik ya da nesli tükenme tehlikesi altında olmasa da, birkaç tür kelebek yurdumuzda sadece Artvin ilinde gözlenmiştir. Örneğin, Kuzey Avrupa ve Kuzey Amerika’nın yaygın türlerinden Yalancı Virgül (Nymphalis vaualbum) son yüzyıl içinde Türkiye’de yalnızca Artvin ilinde Meydancık yakınlarında görülmüştür. 1999 yılında ise Gürcistan Yalancı Cadısı (Psuedochazara gruensis) adlı türün Türkiye’deki ilk kaydı Kaçkar Dağları eteklerinde Yaylalar Köyü’nde 2400 metrede gerçekleştirilmiştir. Artvin’in tarımsal faaliyet, baraj, yol ve bina yapımı ile aşırı tarım ilacı kullanımı sonucunda henüz tahrip edilmemiş birçok güzel doğal köşesinde bu kelebekler yaşamlarını sürdürmektedir. Ancak Yusufeli’nde gerçekleştirilmesi planlanan büyük baraj inşası gibi projelerin sadece kültürel değil, kelebekler dahil tüm doğal mirasımızı da olumsuz etkilemesi beklenmektedir.”ifadelerine yer verildi.