Artvin’de 10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nı protesto etmek amacıyla 13 Ekim 2015 tarihinde özel idare katlı otoparkı karşısında yapılan basın açıklaması gerekçe gösterilerek 6 kişi hakkında dava açılmıştı.
Mahkeme “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’na muhalefet” Halkı Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşüne Kışkırtma” iddiası ile açılan davada tüm sanıklara hapis cezası vermişti. 5 kişi hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilirken Artvin Halkevi Başkanı Dursun Ali Koyuncu hakkında 1 yıl 3 ay mahkumiyet cezası verilmişti.
“Bu karar katliamı gerçekleştirenleri ödüllendirmektir”
Karar sonrası Koyuncu Artvin Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararına karşı istinaf mahkemesine temyiz başvurusunda bulunmuştu. Ancak Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi yerel mahkemenin 1 yıl 3 aylık mahkumiyet kararını onadı.
10 Ekim Katliamı’nın anmasına katıldığı için hapis cezasına çarptırılan Koyuncu “Bu karar katliamı gerçekleştirenleri ödüllendirmektir” ifadelerini kullandı. “Nitekim ülke adaletinin geldiği nokta; katliamı kınamak suç, katliam çağrısında bulunmak haktır” diyen Koyuncu şöyle konuştu:
10 Ekim Ankara Gar Katliamı’ndan Artvin’e yeni dönmüştük. Ardımızda binlerce gözyaşı yüzlerce yaralı ve 100 canımızı bırakmıştık. İçimizdeki acı ve öfkenin tarifi imkansızdı.
Otobüslere binip Artvin’e döndükten sonraki gün yüzlerce Artvinli ile birlikte katliamı protesto eden bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdik. Biz acımızı ve öfkemizi haykırırken, katliamcılardan hesap sorulsun derken, bu ülkenin savcıları boş durmamış hemen hakkımızda dosyaları hazırlamış. Bizleri hakim karşısına çıkartmıştı.
Hakkımızda verilen kararlar ortada. Bu kararlar katliamı gerçekleştirenleri ödüllendirmektir. 10 Ekim sonrası hayatta kalanlarla AKP yargı eli ile hesaplaşmaya çalışmaktadır. Çete liderlerinin tehditler savurup yargılanmadığı ülkede katliamı protesto etmek, sorumlulardan hesap sormak kamu adına verilen kararla suç olarak gösteriliyor.
Bu karar kamu vicdanını yaralar bir karardır. Bu kararla ülke adaleti katliama ortak olmuştur. Mahkemenin bu kararına kendi adıma onurlu ve gururluyum. Ancak ülkem adına hüzünlüyüm. Adalet adına geldiğimiz nokta üzücü. Nitekim ülke adaletinin geldiği nokta: katliamı kınamak suç, katliam çağrısında bulunmak haktır.
