Hopa sahilinde dolgunun dolgusu: Denizi görmek için taksi mi tutulacak?

0
117

Karadeniz Sahil Yolu projesiyle denizi doldurulan Hopa’da tekrar dolgu yapılarak fuar ve festival alanı yapılacağı söyleniyor. Plan gerçekleşirse Hopa artık bir sahil kenti olmayacak.

Eren Dağıstanlı

Karadeniz Sahil Yolu nedeniyle sahili doldurulmuş olan ve mevcut dolgu üzerinde festival alanı, kafeler, parklar ve yürüş alanı bulunan Artvin’in Hopa sahili, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan planla yeniden doldurulmak isteniyor.

Sahilin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın askıya çıkarttığı “Artvin İli Hopa İlçesi Kıyı ve Sahil Düzenlemesi Amaçlı 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı” ve “Artvin İli Hopa İlçesi Kıyı ve Sahil Düzenlemesi Amaçlı 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı” kapsamında yeniden doldurulması planlanıyor.

FESTİVAL VE FUAR ALANI YAPILACAK DENİYOR

Plana göre Hopa’ya bağlı Sugören mahallesinden, Hopa Limanı’na kadar 3,5 kilometre mesafede, mevcut kıyıdan 100 metre açıkta ve 7 metre derinlikte dolgu yapılması hedefleniyor. İmar planlarının raporunda 34.4 hektar alanın (344.000 m2) “fuar, panayır ve festival alanı” yaratmak amacıyla doldurulacağı belirtildi.

Planların askıya çıkması sonrası Hoplalılar; partiler, kitle örgütü ve dernek temsilcilerinden oluşan bir heyet oluşturarak dolgu projesine karşı harekete geçti. Oluşturulan heyet projenin doğaya ve yaşam alanlarına zararları hakkında konuşmak üzere Hopa Belediye Başkanı Taner Ekmekçi ile görüştü.

ZAMAN ALIR DİYE REVİZE İSTENMEDİ

Heyet içerisinde yer alanlar, Hopa Belediye Başkanı ile yapılan görüşmede konuşulanları şöyle aktardı: “Dolgu projesi meselesinin zararlarını konuşmak ve belediyenin bu konudaki bakışını anlamak için bir görüşme gerçekleştirdik. Projenin AKP döneminden kalma olduğunu söyleyen belediye başkanı bizlere, planın onaylanması sonucu mevcut sahil dolgusu üzerinde bulunan tesislerin kendilerine devredilmesini amaçladıklarını aktardı. Bizler ise askıdaki planın buna göre revize edilmesini, yani yeniden dolgunun plandan çıkarılmasını talep ettik. Plan revizesinin çok zaman alacağını söyleyerek reddettiler. Belediyenin bütün dolguyu değil belli alanları kısmi olarak yapacağını dile getirdiler. Bu proje onaylanırsa, dolgu projesinin tamamının başka belediye döneminde veya bir şekilde ihale edilerek yapılabileceğini de kendilerine ilettik.”


‘DENİZİ GÖRMEK İÇİN TAKSİ Mİ TUTACAĞIZ?’

Dolgu projesine karşı oluşturulan heyet içerisinde yer alan Hopa Halkevi temsilcisi Kamil Ustabaş, Hopa sahilinin dolguyla, köylerinin de taş ocaklarıyla yok edileceğini belirterek, şunları söyledi: “Seçim döneminde halkçı, demokratik ve doğaya duyarlı olacağımızın sözünü hep birlikte verdik. Ancak belediyenin bu sözleri unutup projenin onaylanmasını istemesini sorgulamak gerekli. Doğanın ne kadar önemli olduğunu bu pandemi sürecinde bir kez daha anladık. Bu yüzden dolgu projesi gibi doğa talan projelerinin onaylanması Hopa halkının yaşam hakkının gasp edilmesidir. Sahil yolu sonrası yeniden oluşmaya başlayan sahilin yeniden doldurulmak istenmesi, köylerimizi de dolgu malzemesi için taş ocaklarıyla kaplayacaktır. Hopa halkı ne yapacak yeniden dolgu olduktan sonra, denizi görmek için taksi mi tutacak?” diye sordu.

PLANIN ÇED RAPORU YOK

Hazırlanan planın fizibilite ve etüt çalışmasının yapılmadığından, kanun, yönetmelik ve genelgelere aykırı olduğundan bahseden, kendisi de Hopalı olan TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası (HKMO) Ankara Şubesi geçmiş dönem yönetim kurulu üyesi Volkan Bilgin ise askıya çıkartılan projenin ÇED onayının olmadığını söyledi. Bilgin “Hukuken gereken şartı daha baştan sağlamıyor bu plan. Plandaki halihazır harita bilgileri güncel değil, açıklama raporu hatalı ve birçok eksiklikler mevcut. Kıyı kanununa, kıyı kanununun uygulanmasına dair yönetmeliğe, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kıyı yapı ve tesislerinde planlama ve uygulama sürecine ilişkin tebliğine, üst ölçekli planlara, Sayıştay raporlarına aykırı bir ucube resmi önümüze plan diye koymuşlar” dedi.

67500 KAMYON HOPA SOKAKLARINDA GEZECEK

Planda bulunan, Sundura deresi ile Sugören mahallesi arasının bir kısmı ve Sundura deresi ile iskele arasının zaten hukuksuzca doldurulduğunu belirten Bilgin, şu uyarılarda bulundu: “Yeni olarak, liman ile iskele arasının ve Sugören mahallesi önünün de doldurulacağı planlanmış. Bu alan 250.000 metrekare yani yaklaşık 30 futbol sahası kadar alanın doldurulması demek. Bu ne demek biliyor musunuz? Yaklaşık 67 bin 500 kamyonun Hopa sokaklarında gezmesi demek. Köylerde yeni taş ocaklarının açılması demek. Karadeniz Sahil Yolu projesiyle birlikte deniz ile olan bağı kısmen kopartılmış olan Hopa’nın, artık bir sahil kenti özelliğinin kalmayacak olması demek.”

SELLERDEN DERS ALINMIYOR

Hopalı Çevre Mühendisi ve TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Cevahir Efe Akçelik ise Karadeniz Sahil Yolu sebebiyle yaşanan sel felaketlerini hatırlatarak, şunları söyledi: “Plan incelendiği zaman, planlama teknik ve esaslarına aykırı birçok durum ile karşılaşılmaktadır. Bilindiği üzere Doğu Karadeniz kıyıları Hopa başta olmak üzere her yıl etkili yağışların ve takiben sellerin görüldüğü bir bölgedir. Şiddetli yağışların oluşturduğu taşkınların nedenlerinden biri de doğa dengesi gözetilmeden yapılan Karadeniz Sahil Yolu’dur. Yol nedeniyle zaten yapay bir afet bölgesi haline dönüşen dolgu alanına, özellikle de fuar, panayır, gibi yüksek nüfus çekecek kullanımların tanımlanması, planlama ilke ve esaslarına aykırıdır. Yapılan sahil yoluyla derelere çekilen set büyütülmek isteniyor. Sellerden ders alınmamışa benziyor. Ayrıca planda tanımlanan fuar alanı kıyı kanunu uygulama yönetmeliğine aykırı. Söz konusu plan eliyle alanda yapılaşmanın gerçekleşeceği, dolayısıyla Kıyı Kanunu’na da aykırı bir şekilde kıyının ‘toplum yararlanmasına açık, kamu yararına kullanma esası’ ilkesinin ihlal edileceği görülmektedir. Burada bir tehlike de dolgu malzemesi tedarik etmek için bölgede açılacak yeni taş ocaklarıdır. Bölgede açılacak yeni taş ocaklarıyla birlikte hem taş tedarik edilen alan hem de deniz için geri dönüşü mümkün olmayan bir ekolojik tahribat meydana gelecek. Hopa’nın yakın köylerinde onlarca taş ocağı açılması gerekecek.”

Gazete Duvar