Laz Kültüründe Dua ve Beddualar

0
3008

Meryem Özçep

 

N3AŞA YEXTI*
İyi dileklerimizde dualara sarılır, tahammülsüzlüğümüzde de beddualara sarılırız. Çünkü hayat yollar gibidir, inişli-çıkışlı-yokuşlu-virajlıdır. Dualar kadar beddualar da vardır bizi anlatan. Bir Laz olarak düşündüğümde her dilin öncelikleri nasıl varsa bizim için de dua ve beddua bu öncelikler arasında.

Roma imparatorluğu döneminde, MS 5.yy kadar paganist olan Lazlar, Laz kralı Gubaz 1. döneminde Hıristiyanlığın devlet dini ilan edilmesiyle süreç içinde Ortodokslaşmışlardır.

17. yüzyıldan itibaren ise Hıristiyanlıktan İslam’a geçmişlerdir.

Bugün hala Lazların bayatında bu üç inanışın da etkileri görülmektedir. Örneğin Paganizm döneminde taptıkları Ay’ın adını Pazartesi gününe verip, o güne tutaçxa yani ay günü demektedirler.

Lazlar evrenin, “N3a” (Gökyüzü), “Dixa” (Yeryüzü) ve “Let’a tude” (Yerin altı) olarak üç katmandan meydana geldiğine inanmaktaydılar. Gökyüzü, aydınlığın mutluluğun kaynağı olarak bilinmekteydi. İnsanların iyiliğini düşünen baş Tanrı Ğormoti, Ana Tanrıça Şana, Güneş Mjora, Ay Tuta ve Yıldızlar Muru3xi gibi kutsal varlıkların burada yaşadığına inanılıyordu. Burası bir nevî cennetti. Ve iyilik yapanların buraya gideceğine inanılırdı. Bugün, Lazlar arasında yaygın olarak kullanılan “N3aşa exti= Göğe yüksel” temenni sözü göğe yükselmenin hâlâ önemsendiğini ve unutulmadığını göstermektedir.

Tüm bu inanışların etkisiyledir ki Lazlar dualarını ederken kutsadıkları gökyüzünden bahsederler. Beddualarını da ederken kötü saydıkları yerin altından bahsederler. Buna örnek “tis leta gegapğas” “başına toprak dökülsün” yani yerin altında kalasın anlamına gelir. Bu da yeraltının halen korkulan bir yer olduğunu gösterir.

Yerin altı (Leta tude): Kötülüklerin kaynağı, karanlık güçlerin bulunduğu yer olarak bilinmekteydi. Yerin altından insanlara yıkım yetiren; ürkütücü, korkutucu varlıklar olan; Galenişi=Hortlak (Lazcada dışarıya ait olan ya da dışardan yelen anlamına gelmektedir), Dundo/Dundu, Oburi, Koncolozi, Ağirbasani, Cazi (Cadı) gibi kötülük için yaratılmış varlıklar burada yaşamaktaydı. Kötülük yapan insanların buraya gideceğine inanılırdı. Bir nevî cehennemdi.

İnançlar söylencelerin anahtarı, dil ise kilidi gibidir. Birbirine geçirildiğinde bin yılların sırrını çözecek güçleri vardır. Neden anadilimizi bu kadar önemsiyorsunuz? sorusunun cevabı da buradadır. Söylenmiş her atasözü, atma, türkü, dua, beddua biz Lazların insanlık tarihinde yürüdüğümüz yolları göstermektedir.

“Bazı şeyler sadece kendi dilinde söylendiğinde anlamlıdır” fikrinin önünde eğilerek, dua ve beddualardan Lazca örnekler var bu sayımızda.

Bunlardan bir kısmı köyümüzün vaktiyle en yaşlı kadını olan Hasaniçilişi Servet teyzenin kulağımda çınlayan sesidir. Onu da anmış olalım…

Oxumupe (Dualar)
Oşi waney ikva. (yüz sene yaşayasın)
Şilya bayrami doxvadas. (bin bayram rastlasın)
Nenas gogaxvela. (diline kurban olayım)
Nana do babaskani gogixtas gogaxvelas.(annen ile baban seni sarsın sarmalasın)
Pimpilepe megaçanas. (sakalların uzansın) (uzun ömürlü olasın anlamında kullanılmıştır.)
Xepes altunepe zima. (elinde altınları ölçesin.)
Kayepeten koviziyat. (iyiliklen görüşelim)
E na putxineri goxta. (ey uçarak gezesin)

Meyoçamape (Beddualar)
Kolo kobos moçkodas. (Hamken olgunlaşmadan kopasın)
Valalay vasahlaxi megazigas. (Mezar taşların dikilsin)
Ti do tanişen zira. (Başından gövdenden bulasın)
Jur toli dogitgidas. (İki gözün körolsun)
Kay dğape vazira. (İyi gün görmeyesin)
Enna tis leta gegabğas. (Başına toprak dökülsün)
Ocaği megiğuras. (Ocağın sönsün)
Beddualar manilerde de yerini almıştır.

Bazen rızasız bir beraberlikte;
Mele mole ortas oxoriskani. (karşı-beri ortada evin)
Mik kogedu kaybana coxoskani. (kim koydu kaybana ismini)
Razı varen nana do babaskani. (razı değil annenle baban)
Gamaçkodas mzaxaliskani. (kökü kurusun akrabalarının, soyları tükensin anlamında söylenmiştir)

Bazen bir mecide; mısır zamanları mısırın dikimini ve çapalanmasını lazlar mecilerle yaparlardı. Şimdilerde ne o kadar büyük mısır tarlaları kaldı, ne de insanlar arasında öyle bir dayanışma. Bu imecelere (mecilere) lazca “nodeyi” denir. Çapalama işine de “moleyi” denir. Burada söylenen türkülerde de görürüz alınan ahların sonunda yakılan bedduaları. Aslında bedduaların kökeninde istediği şeye kavuşamamanın sancısı vardır. Adalet arayışı vardır.

Heyemo heyamo
Heyamoli heyamoli
Elimibun kalemi (asılıdır kalemim)
Birapes mogaleni (türküme gelebilir misin)
Ma skanda komevulu (ben sana gelirim)
Si çkimda mogaleni (sen bana gelebilir misin)

Heyamo heyamo
Heyamoli heyamoli
Elemibun diviti (asılıdır divitim)
Birapes domidgiti (türküme dur)
Si ma vayemçopina (sen eğer beni almazsan)
Em dünyaskani vadoskidas. (öteki dünyan olmasın)

Bazen de evlenme çağında bir kıza;
E asiye asiye (ey asiye asiye)
Jur toli dogitgidas (iki gözün kör olsun)
Karşiskani pimpiloni noğame megodgitas (karşına sakallı) (yaşlı anlamında söylenmiştir) damat çıksın)

*Göğe yüksel.