İşçiyi fabrikaya gönderen, topçuyu da sahaya gönderir | Engin Korkmaz

0
291

İşçiyi fabrikaya gönderen, topçuyu da sahaya gönderir

Engin Korkmaz – Denizin Asi Çocukları taraftar grubu üyesi

TFF’nin açıkladığı liglerin başlama tarihine her kesimden farklı tepkiler var. Haklılık payları olmakla birlikte herkesin beklentisi, kendisine yarayacak bir açıklama gelmesiydi.

Aslında taraftar açısından değişen pek bir şey yok. Ceza yediğimiz günler gibi televizyon başlarında ya da azar azar binaların tepelerinde izlemeye devam edeceğiz sevdiğimiz takımın maçlarını.

Peki futbolun asıl aktörleri yani futbolcular nasıl oynayacak? Ya saha kenarındaki teknik ekip, hakemler, top toplayıcı çocuklar, tesis görevlileri…

Futbolun yüzlerce yan aktörleri için nasıl bir tedbirler alınacak.?

Takımların maçlar için gideceği şehirler, kamp yapacakları tesis, otel gibi yerlerde ne gibi tedbirler alınacak?

Bir takımın deplasman yolculuğu en az 30 kişi (üst liglerde daha fazla) gerçekleşiyor. Bunlarla ilgili herhangi bir çalışma yapılacak mı, ne gibi tedbirler alınacak?

Süper lig ve bir nebze de olsa PTT 1.Lig takımları gerek bütçeleri ve tesisleri, gerekse ekiplerinde bulundurdukları sağlık çalışanları ile bu süreci bir miktar da olsa tedbirli şekilde geçirebilirler.

Ya 2.lig, 3.lig ve amatör lig ekipleri nasıl sağlayacak bu tedbirleri? Peki ya sporcu kardeşlerimizin ve yöneticilerinin ailelerinin yaşayacağı psikolojik travmalar… Bu süre boyunca ailelerinden ayrı mı yaşamaları istenecek?  

Sporumuzun unutulan yüzü, üvey evlat muamelesi gören amatör branşların yine bu durumda sahipsiz kalacağı, kendi başınızın çaresine bakın durumuna itileceğini de düşünmek gerek!

Alt ligler de çoğu kulübün maddi imkansızlıklarla ayakta zor durduğu, birçok takımın kadro kurmakta zorlandığı malum.

Bu takımlarımız için virüsün başladığı günden beri herhangi bir program yapılmazken bu liglerin bu şartlarda oynatılmaya çalışılması akılla izah edilecek bir durum değil.

Üstelik daha dün bir futbolcusunda koronavirüs tespit edilen Ankaragücü takımının yaptığı açıklamayı düşünürsek Süper Lig takımlarında bile şu an ortaya çıkan durum alt liglerde, üstelik herhangi bir kontrol mekanizmasının olmadığı yerlerde, durumun ne kadar vahim olabileceğini ortaya koyuyor.

Peki ne oldu da onca senaryo konuşulurken, tüm liglerin kaldığı yerden aynı şekilde oynatılması kararı verdi TFF?

Sağlık Bakanı topu TFF’ye attı ancak TFF topu kendi kalesine mi sürdü?

Alınacak herhangi bir kararın Cumhurbaşkanı onayından geçmeden alınamayacağını hepimiz biliyoruz.

Bu spor aşkı mıdır yoksa yayın haklarına duyulan ihtiyaç mı, futbol endüstrisinin para aşkı mı?

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin hazırladığı rapora göre Nisan ayında 220 işçi hayatını kaybetti. Koronavirüs sebebiyle hayatını kaybedenlerin oranı %47.

Bu ne alaka diyebilirsiniz.

Koronavirüse rağmen işçileri fabrikalara göndermekle, futbol endüstrisinin işçilerini sahaya göndermek arasında bir fark yok.

Bu sürecin neler getirip neler götüreceğini şimdiden kestirmek belki mümkün değil; ama bundan sonra Sağlık Bakanı’nın çıkıp evde kalın, aranıza mesafe koyun sözlerinin sadece tivitlerde kalacağını kestirmek mümkün.

Herkese sağlıklı, spor dolu günler!