Davanın 9’uncu duruşması Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.
Artvin’de polisin sıktığı biber gazı sebebiyle fenalaşıp kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun ölümüne ilişkin davanın 9. duruşmasını takip eden Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı “Bizim için Metin Lokumcu o anlamda yol gösterici ve öğretici oldu. Biz de onun öğrettiklerini mahkemede mahkeme heyetine öğretmek niyetindeyiz. Aslında işkencenin ne anlama geldiğini, nasıl tanımlanabileceğini yıllardır birlikte anlatmaya çalışıyoruz. Bugün de yine Metin Lokumcu’dan öğrendiklerimizi mahkeme heyetine aktarma görevimizi yerine getirmek için buradayız” dedi.
Hopa’da dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 31 Mayıs 2011 tarihindeki mitingi öncesinde polisin sıktığı biber gazı sebebiyle fenalaşıp kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun ölümüne ilişkin davanın 9’uncu duruşması bugün Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.
2011’de yoğun biber gazı kullanımı sonası hayatını kaybeden Metin Lokumcu’nun ölümüyle ilgili 9 polis memuru ve 4 polis amirinin “kasten yaralama neticesinde ölüme sebebiyet vermek” suçlamasıyla yargılandıkları davanın bugün başlayan 9. duruşması yarın da (26 Ocak) devam edecek.
“Lokumcu’dan öğrendiklerimizi mahkemeye aktarmak için buradayız”
Davayı takip eden TTB Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı şunları söyledi:
“Türkiye’de yargı sisteminin işlememesi hepimizin malumu ve yıllardır süren bir dava ile karşı karşıyayız. Hatta uzun yıllar ortaya bir dava konulması bile mümkün olamadı. Ancak dava ortaya konulduktan sonra da hem bu davayı uzatmaya dönük çabalar hem de bilir kişiliğe dair, özellikle adli tıp kurumunun öncesinde otopsiyle ilgili bilgilerin paylaşılmasında yaşanan sıkıntılarla çok ciddi sorunlar yaşadık. Bunun sonucunda da biz aslında kolluk görevlilerinin görevini kötüye kullanması hatta insanların işkence boyutuna taşan bir şiddetle karşı karşıya olması üzerine söz kurmakta zorlandık.
Aslında Metin Lokumcu’nun davası hepimiz için çok kıymetli çünkü tam da kolluk görevlilerinin işkence uygulamasını gösteren bir süreci hep birlikte yaşamış olduk. Onun ardından da özellikle Gezi sürecinde yaşananlar benzerini tekrar eden durumlardı. Bizim için Metin Lokumcu o anlamda yol gösterici ve öğretici oldu. Biz de onun öğrettiklerini mahkemede mahkeme heyetine öğretmek niyetindeyiz. Aslında işkencenin ne anlama geldiğini, nasıl tanımlanabileceğini yıllardır birlikte anlatmaya çalışıyoruz. Bugün de yine Metin Lokumcu’dan öğrendiklerimizi mahkeme heyetine aktarma görevimizi yerine getirmek için buradayız.”
